Türk Ceza Kanunu kapsamında kamu güvenliğine karşı suçlar başlığı altında düzenlenen resmi belgede sahtecilik suçunda kamu güveni korunmaktadır. Ayrıca kanıt araçlarının gerçekliği ve doğruluğu korunmasına da hizmet etmektedir.
Madde 204- Bir resmi belgeyi sahte olarak düzenleyen, gerçek bir resmi belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren veya sahte resmi belgeyi kullanan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu resmi bir belgeyi sahte olarak düzenleyen, gerçek bir belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren, gerçeğe aykırı olarak belge düzenleyen veya sahte resmi belgeyi kullanan kamu görevlisi üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Korunan hukuki değer kamu güveni olduğu için resmi evrakta sahtecilik suçu bir kişi aleyhine işlense bile suçun mağduru daima devlet olarak kabul edilmektedir. Eylemin belirli bir kişinin zararına olarak işlenmesi durumunda kişi yine mağdur sıfatına haiz olamayacak ancak suçtan zarar gören olarak değerlendirilecektir. Böylelikle “suçtan zarar gören” sıfatıyla soruşturma ve kovuşturmada şikayetçi olup yargılamaya dahil olabilecektir.
Peki asıl belge değil de suretinde yapılan sahtecilik cezalandırılacak mıdır? Açıklamak gerekirse surette sahtecilik de asılda sahtecilik gibi cezalandırılacaktır. Ancak surette meydana gelen sahteciliğin cezalandırılması için onaylı olması gerekir. Fotokopi, faks, e-mail çıktısı üzerinden sahtecilik işlenmez.
Yukarıda da yer alan TCK 204. maddesinin birinci fıkrasında sayılan fiillerin faili herkes olabilir. Bu fıkra kapsamında kalan fiillere yönelik yargılama da Asliye Ceza Mahkemelerinde yapılır. Oysaki ikinci fıkrada sayılan fiillerin faili ancak kamu görevlisi olabilir. Bu nedenle TCK m.204/2 bir özgü suçtur. Fail olan kamu görevlisi, görevi gereğince düzenlemeye yetkili olduğu resmi bir belgede sahtecilik yapmaktadır. Söz konusu suça ilişkin yargılama artık Ağır Ceza Mahkemesinde yapılacaktır.
Suçun tamamlanmış olması için belgenin düzenlenmiş olması yeterli, ayrıca kullanılmış olması gerekmez. Kamu görevlileri tarafından işlenen resmi belgede sahtecilik suçunda fail, yalnızca kamu görevlisi olabilir. Katılan diğer kişiler azmettiren ya da yardım eden olabilecektir.
SAHTELİĞİ İSPATLANINCAYA KADAR GEÇERLİ BELGELERDE SAHTECİLİK
(TCK m.204/3)
Resmi belge, aksi ispat edilene kadar geçerli olan resmi belgeler veya sahteliği ispatlanana kadar geçerli resmi belgelerden oluşmaktadır. İkinci grupta yer alan sahteliği ispatlanana dek geçerli olan resmi belgelerde sahtecilik suçunun işlenmesi daha ağır cezayı gerektirmektedir.
Madde 204- (3) Resmi belgenin, kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olan belge niteliğinde olması halinde, verilecek ceza yarısı oranında artırılır.
Bu belgeler resmi kurum veya kuruluşlar tarafından düzenlenen güvenirliliğe sahip olan evraklardır ve yargılamalarda kesin delil niteliğine sahiptir. Bunlara örnek olarak:
1-Mahkeme İlamları,
2-Noterlerde Düzenleme Biçiminde Tanzim Edilen Evraklar,
3-Duruşma Tutanakları,
4-Seçim Tutanakları,
5-Belediye Ceza Tutanakları (1608 sayılı Kanun md.6),
6-İlam Niteliğindeki Belgeler (İİK md. 38),
7-Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu gereği tutulan suç tutanakları,
8-Sayıştay İlamları
RESMİ BELGE HÜKMÜNDE BELGELER
(TCK m.210)
Kanunkoyucu bazı evraklar resmi belge niteliğinde olmasa dahi bu evrakların mahiyeti ve önemi gereği resmi belge olarak değerlendirmiştir. TCK m. 210’da bu belgeler sayılmıştır.
Madde 210- (1) Özel belgede sahtecilik suçunun konusunun, emre veya hamile yazılı kambiyo senedi, emtiayı temsil eden belge, hisse senedi, tahvil veya vasiyetname olması halinde, resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
Kanunkoyucu ayrıca sağlık meslek gruplarına ait kişilerce görevleri gereği düzenledikleri belgelerde sahtecilik yapılması halinde daha fazla cezayı gerektiren hal olarak düzenlemiş ve madde metnine eklemiştir. Suçun oluşması için faillerin, işlenen sahtecilik fiili karşısında haksız bir yarar elde etmiş olması; elde edilmemiş ise kamunun veya kişilerin zararına yönelik olması gereklidir.
Madde 210- (2) Gerçeğe aykırı belge düzenleyen tabip, diş tabibi, eczacı, ebe, hemşire veya diğer sağlık mesleği mensubu, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Düzenlenen belgenin kişiye haksız bir menfaat sağlaması ya da kamunun veya kişilerin zararına bir sonuç doğurucu nitelik taşıması halinde, resmi belgede sahtecilik hükümlerine göre cezaya hükmolunur.
DAHA AZ CEZAYI GEREKTİREN NİTELİKLİ HAL
(TCK m.211)
Resmi belgede sahtecilik suçunu işleyen fail, hukuki ilişkiden kaynaklı bir alacağını ispatlamak kastıyla hareket ediyorsa temel haline oranla cezası yarı oranında indirilerek verilecektir. Yine aynı şekilde fail gerçekte olan bir vakanın ispatını sağlamak maksadıyla resmi belgede sahtecilik suçu işlerse cezası yarı oranında indirilecektir. Şayet burada elzem olan konu failin ispatlamak istediği vakaya ilişkin duyduğu güven ve gerçekliğine olan inancıdır. Dolayısıyla ispatlamak istediği olayın gerçekte var olması şart olmayıp failin gerçekte varlığına inanması şarttır.
Madde 211- (1) Bir hukuki ilişkiye dayanan alacağın ispatı veya gerçek bir durumun belgelenmesi amacıyla belgede sahtecilik suçunun işlenmesi halinde, verilecek ceza, yarısı oranında indirilir.
RESMİ BELGEDE SAHTECİLİK SUÇUNDA İÇTİMA
(TCK m.212)
Resmi belgede sahtecilik suçunun yanı sıra bir başka suç da işleyen fail hem işlediği suçtan hem de resmi belgede sahtecilik suçundan yargılanacak ve hakkında cezaya hükmedilecektir.
Madde 212- (1) Sahte resmi veya özel belgenin bir başka suçun işlenmesi sırasında kullanılması halinde, hem sahtecilik hem de ilgili suçtan dolayı ayrı ayrı cezaya hükmolunur.
Av. Yılmaz GÜNEŞ